Çocukların öfkesiyle baş etmek yetişkinler için kafa karıştırıcı, bunaltıcı ve ıstırap verici olabilir. Aslında, çocuklardaki öfkeyle baş etmedeki temel problemlerden biri, bizde tetiklenen öfkeli hislerdir. Ebeveynler ve öğretmenler olarak, hayatın bir gerçeği olarak öfkeyle nasıl baş edeceğimizin bize çocukluğumuzda her zaman öğretilmediğini kendimize hatırlatmamız gerekir. Öfkeli olmanın kötü olmak demek olduğuna inanmamız öğretildi ve çoğunlukla öfkeyi ifade etme sebebiyle suçlu hissettirildik.
Bu eğilimden kurtulursak çocukların öfkesiyle baş etmek daha kolay olacaktır. Hedefimiz çocuklardaki – ya da kendimizdeki – öfkeli hisleri bastırmak ya da yok etmek değil, bu hisleri kabul etmek ve daha yapıcı sonuçlara kanalize etmek ve yönlendirmektir.
Ebeveynler ve öğretmenler çocukların tüm hisleri yaşamasına izin vermeliler. Yetişkin becerileri, çocuklara hislerini ifade etmenin kabul edilebilir yollarını öğretmeye yönlendirilmeli. Güçlü duygular inkar edilmemeli ve öfkeli patlamalar her zaman ciddi sorunların işaretçisi olarak görülmemeli, tanınmalı ve saygıyla yaklaşılmalılar.
Çocuklardaki saldırgan davranışlara etkili bir şekilde yanıt verebilmek için bir öfke patlamasını neyin tetikliyor olabileceğine dair bazı fikirlerimiz olmalı. Öfke acı verici duygulardan kaçınmak için bir savunma olabilir; başarısızlık, düşük öz-saygı ve soyutlanmışlık hisleriyle alakalı olabilir; ya da çocuğun hiçbir kontrolünün olmadığı durumlara dair kaygısıyla ilişkili olabilir.
Öfkeyle başkaldırma, muhtaçlık hisleriyle alakalı olabilir ve öfke üzüntü ve depresyonla ilgili olabilir. Çocuklukta, öfke ve üzüntü birbirine çok yakındır ve yetişkinlerde üzüntü olarak tecrübe edilenlerin çoğunun çocuklar tarafından öfke olarak ifade edildiğini hatırlamak önemlidir.
Öfkeli Çocuğa Yanıt Vermek
Öfkeli çocukla baş etmek için verilen aşağıdaki önermelerden bazıları Fritz Redl ve David Wineman’ın The Aggressive Child (Öfkeli Çocuk) kitabından alınmıştır. Bu öneriler hileli yollar olarak görülmemeli, faydalı fikirler olarak değerlendirilmelidir.
Çocuğu iyi davranırken yakalayın. Çocuğa hangi davranışların hoşunuza gittiğini söyleyin. Olumlu çabalara yanıt verin ve iyi davranışları cesaretlendirin. İyi gözlemleyen ve duyarlı bir ebeveyn, “Hatırlatmaya gerek duymadan sofraya gelmeni çok beğendim”, “Oyun oynamaya çıkmak için acele ettiğin halde kıyafetlerini askıya asmanı takdir ettim”, “Ben telefondayken gerçekten çok sabırlıydın” gibi yorumlar yapmak için gün boyunca sayısız fırsat bulacaktır.
Benzer şekilde, öğretmenler de iyi davranışları “Sıranı beklemenin senin için zor olduğunu biliyorum ama bunu başarabilmenden çok memnunum”, “Sessizce yerinde oturduğun için teşekkür ederim”, “Ahmet’e hecelemede yardım etmen çok düşünceli bir davranıştı” gibi yorumlarla cesaretlendirebilirler.
Hoş görülebilecek olan uygunsuz davranışları kasıtlı olarak görmezden gelin. Bu çocuğu değil, yalnızca davranışı görmezden geleceğiniz anlamına geliyor. “Görmezden gelme” planlanmalı ve tutarlı olmalıdır. Bu davranış hoş görülebilir olsa dahi, uygunsuz olduğunu çocuğun anlaması gerekir.
Fiziksel ifade yolları ve başka alternatifler sunun. Çocuğun hem ev hem de okulda fiziksel egzersiz ve hareket olanaklarının olması önemlidir.
Yakın olun ve dokunun. Öfkeli dürtülerini dizginlemek için çocuğunuza fiziksel olarak yaklaşın. Küçük çocuklar bir yetişkinin yaklaşması ve çocuğun aktivitelerine ilgi göstermesiyle genellikle sakinleşirler. Daha ileri yaşlardaki bir çocuğun bir okuma parçasını okumada zorlanırken gösterdiği öfke patlaması ilgili bir yetişkinin çocuğun yanına gidip “Hangi kelimelerde zorlandın göster bakalım” demesiyle önlenebilir.
Şefkat göstermeye hazır olun. Bazen öfkeli bir çocuk için tüm ihtiyaç duyulan ani bir sarılma ya da başka türlü bir dürtüsel şefkat gösterisiyle kontrolü geri kazanmaktır. Fakat, ciddi duygusal sorunları olan çocuklar şefkati kabul etmede sorun yaşayabilirler.
Mizah yoluyla gerginliği azaltın. Bir öfke nöbetinden ya da patlamasından şaka yoluyla uzaklaştırmak, çocuğa durumdan “yüzünün akıyla çıkmak” için bir fırsat verir. Ancak, “yüzünün akıyla çıkaracak” mizahla, iğneleme, dalga geçme ya da küçük düşürmeyi birbirinden ayırmak gerekir.
Durumu açıklayın. Stresli bir durumun nedenlerini anlaması için çocuğa yardımcı olun. Küçük çocukların hayal kırıklığının sebeplerini anladıklarında düzgün bir şekilde tepki vermeye başlayabileceklerini fark etmekte çoğunlukla başarısız oluyoruz.
“HAYIR!” deyin. Sınırlar net bir biçimde açıklanmalı ve tatbik edilmelidir. Çocuk, o sınırların içinde işlev göstermekte özgür olmalıdır.
Çocuğa onun öfkeli hislerini kabul ettiğiniz söyleyin, ama onları ifade etmek için başka yollar önerin. Çocuklara öfkeli davranışlarını yumruklardan ziyade kelimelere dökmeyi öğretin.
Olumlu bir benlik-algısı inşa edin. Kendilerini değer verilen ve kıymetli insanlar olarak görmeleri için çocukları yüreklendirin.
Uygun davranışlara örnek oluşturun. Ebeveynler ve öğretmenler, eylemlerinin bir çocuğun ya da grubun davranışları üzerindeki güçlü etkisinin farkında olmadırlar.
Çocuklara kendilerini sözel olarak ifade etmeyi öğretin. Konuşmak, çocuğun kontrol sahibi olmasını sağlar ve böylece davranışlarıyla dışa vurmasını azaltır. Örneğin, çocuğun “Kalemimi alman hoşuma gitmedi. Şu anda paylaşmak istemiyorum.” demesini cesaretlendirin.
İyi disiplin, mantığı kullanırken sağlamlık, açıklık ve titizlik atmosferi yaratmayı içerir. Kötü disiplinse gereğinden daha sert ve uygunsuz cezalandırma içerir ve çoğunlukla sözel aşağılama ve çocuğun bütünlüğüne saldırı ile ilişkilidir.